Turquality marka desteği birçok sektörde artık çok iyi bilinen bir sözcük. Bu sözcüğü en iyi tekstil ve hazır giyim sektörü biliyor zira başlangıç aşamasında hazır giyim ve tekstili pilot sektörler olarak belirledi; daha sonra hızlı tüketim ürünleri, dayanıklı tüketim ürünleri, kuyum/mücevherat, otomotiv, endüstriyel makine, otomotiv yan sanayi, plastik ve en son olarak da sağlık turizmi, yazılım ve lojistik sektörleri de programa dahil edildi.
2004 de Kürşat Tüzmen ile hayatımıza giren bu sözcük programa yeni dahil edilen bu sektörler için çok da anlaşılamayan yeni bir kavram.
Türk+ Quality = Turquality
Turquality sözcüğü; Türk+ Quality sözcüklerinin kısaltmalarından oluşur, Turquaz rengine de gönderme yapılarak “Turquality” olarak adlandırılmıştır. Türk markalarını destekleyerek global Türk markaları oluşturmayı hedefleyen devlet destekli bir teşvik programıdır.
Turquality desteği alan markalar bu süreçle birlikte uluslararası marka olma yolculuğuna başlarlar; bu uzun ve meşakkatli yolculukta global pazarda iyi bir oyuncu olabilecek donanıma kavuşur ve kaderlerini değiştirirler.
Turquality Marka Yolculuğuna Çıkan Bir Markanın Yol Haritası Nedir?
Bu destek, şirketleri sadece maddi olarak desteklemekle kalmaz, onları dönüştürüp değiştirir; adeta kurumsal bir koç gibi ona bir yol haritası çizer ve katettiği mesafeyi takip eder.
Turquality’nin firmalara sağladığı destek ve yönlendirmeleri aşağıdaki başlıklarda özetlenebilir.
Finansal Kaynak
Destek kapsamındaki markaların yurt dışında ve yurt içinde yaptıkları birçok harcama bu teşvik kapsamında değerlendirilir; harcama gerçekleştikten sonra oluşan giderin % 50 si firmaya karşılıksız geri ödenir.
Turquality Destekleri için Bknz: http://www.turquality.com/
Bu elbette şirkete ciddi bir nakit girdi sağlar; böylelikle yapılacak yatırımlar daha büyük bir ivme kazanır başka bir deyişle; büyüme bütçesi ikiye katlar. Kredi maliyetlerinin bu kadar yüksek olduğu bir ekonomide geri ödemesiz yani hibe niteliğindeki bu destek firma açısından hayati önem taşır.
Marka Değerinin Artırılması – Marka Gelişim Yol Haritası
Marka bilincinin artırılması ve marka konusunda çıkılan yolculuk bu süreçte firmaların en çok fayda sağladıkları konuların başında gelir.
Çoğumuzun bildiği gibi yeni ekonomik yaklaşımlara göre bir şirketin değeri artık sahip olduğu aktiflerle değil “entelektüel sermaye” olarak tanımlanan soyut elle tutulmayan varlıklardan oluşuyor. Artık global piyasalarda rekabet ürünlerle değil markalarla oluyor; güçlü markalar pazarda ciddi rekabet üstünlüğü yakalıyorlar. Dolayısıyla İhracat firmaların “kaliteli ürün kendini satar” yaklaşımı global rekabette çok etkili olamıyor ve ihracatımız genellikle küçük yerel pazarlarda sınırlı kalıyor.
Uluslararası bir araştırmaya göre, güçlü bir marka, ürünlerini ortalama % 19 fiyat avantajı ile pazarlayabiliyor; bu oran gıda ve içecek ürünlerinde yüzde 1, otomobilde yüzde 20 oranında, finansal hizmet sektöründe yüzde 10, sağlık hizmetlerinde yüzde 47’ye, bilgisayar ve elektronik cihazlarda yüzde 52’ye kadar yükselebiliyor.
Bu makas hazır giyim ve moda sektöründe daha da açılıyor; bir takım elbise fiyatı ortalama bir markada 200-500 tl arasında değişirken bu rakam lüks bir markada (aynı kalitede) 5.000 TL’ye kadar çıkabiliyor.
Turquality, firmaların markalarına doğru yatırımı yapabilmeleri için uluslararası danışma
nlık firmalarıyla çalışma ve onlardan profesyonel destek alma olanağı sunuyor. Başvurusu onaylanan firma, Bakanlığın onayladığı 6 uluslararası danışmanlık şirketinden birine (Deloitte, Prıcewaterhousecoopers, Boston Consulting, Ernst &Young, Mc Kinsey, KPMG) kendisi karar veriyor. Bu danışmanlık firmaları, marka değerini artırmaya yönelik, üst düzey marka stratejilerini firma ile birlikte oluşturuyorlar. Bu konuda rakip markalar, müşteri segmentleri, müşteri analizleri marka algı araştırmaları, marka sadakati, vb konularda detaylı bilgi aktarımı sağlıyorlar. Böylelikle şimdiye kadar belirli bir noktaya gelmiş “mevcut marka” bu aşamadan sonra genel kabul görmüş uluslararası Marka Stratejileri ile bir marka yolculuğuna başlıyor; bu konuda alınan tüm danışmanlık, Pazar araştırması, reklam, kurumsal kimlik çalışmaları vb danışmanlık giderleri de destek kapsamında değerlendiriliyor.
Ar-ge ve Tasarım ile Katma Değeri Yüksek Ürünler
Ar-Ge yatırımlarına yeterli kaynak ayırmayan firmalar bunun sonucu olarak da katma değeri yüksek ürünler üretemiyor. Teknolojik dönüşümde geri kaldıkları ve bu sebeple rekabette güçleri sınırlı olduğu için sadece fiyatla rekabet edebiliyorlar. Bu sebeple sattıkları ürün miktarsal olarak fazla olsa da birim fiyat anlamında düşük kalıyor. Marka değeri en yüksek firma sıralamasına baktığımızda ilk 10’un içinde Apple, Google, IBM, Microsoft, Samsung gibi teknoloji devleri olduğunu görüyoruz. Bu şirketlerin ortak özelliği hiç kimsenin yapmadığı şeyleri yapmaları, yeni fikirler, inovasyon ve ar-ge faaliyetlerinde güçlü olmaları. Bu konudaki en önemli gösterge ise patent sayıları, Amerikanın toplam patent başvuru sayısı 278 bin iken Türkiye’de bu rakam sadece 14.000. Patent sayısının fazla olması ekonomik kalkınmaya da doğrudan etki eden bir gösterge. 100 liraya mal ettiğiniz bir şeyi 110 liraya satmanız bir şey ifade etmiyor, 100 liraya yaptığınızı 800 liraya satmanız gerekiyor. Bunu gerçekleştirmenin yolu da sahip olduğunuz patent sayılarını artırmaya bağlı…
Bu gerçek doğrultusunda Turquality; firmaların bu konulardaki farkındalığını ve bu amaçla gerçekleştirdiği her türlü faaliyeti finansal olarak desteklemeye çalışıyor.
Bu kapsamda;
- Gerçekleşen patent, faydalı model, endüstriyel tasarım ve tescil masraflarını
- Ür-Ge ve Ar-Ge konusunda sağlanan tüm danışmanlık hizmetlerini
- Moda tasarımcısı ve endüstriyel ürün tasarımcısı maaşlarını destek kapsamında değerlendiriyor. (brüt ücretlerinin % 50’i oranında 5+5 yıl” süre ile en fazla 5
adet)
Not: 2013 Yılında Türkiye’nin İhracat Birim Fiyatı 1,54 $/kg iken TURQUALITY desteği alan firmalarda bu rakam 3,28 $/kg olarak gerçekleşmiştir.
Teknolojik Dönüşüm ve Verimlilik
Bilgi çağında insanı şaşırtan yapay zekalarla oluşturulmuş ciddi bir teknolojik dönüşüm yaşanıyor ve bu konuda geri kalan firmalar, süreçleri manuel yürütmenin getirdiği birçok maliyete katlanmak zorunda kalıyorlar. Teknolojiyi etkin ve verimli kullanan firmalar ise gelişmiş yapay zekanın üstünlükleri ve sağladıkları maliyet avantajları ile bir adım öne geçiyo
rlar. Turquality teknolojik alt yapının öneminin bilinci ile bu kaps
amda yapılan her türlü yazılım, lisans, lisans yenileme bu işler için alınacak eğitim, danışmanlık ve dış kaynak kullanımı kısacası donanım dışında hemen hemen her türlü bilişim harcamasını destekler.
Kurumsallaşma
Türkiye’deki şirketlerin yüzde 95’i aile şirketi; Gayri Safi Milli Hasıla’nın % 75’ini aile şirketleri yapıyor. Dolayısıyla aile şirketleri, ekonomik kalkınmamız için hayati önem taşıyor. Ancak, kurumsallaşmayı başaramayan bir aile şirketinin ortalama yaşam süresi 24 yıl; bu da kurucunun o firmanın başında kalma süresine denk geliyor; başka bir açıdan her 10 aile şirketinden ancak 3’ü ikinci nesile devredilebiliyor; sonrasında ya satılıyor ya da piyasadan siliniyor. Yaşam süresinin kısa olmasının en önemli sebebi bu şirketlerin kurumsallaşamaması. İşte bu sebeple Turquality destek olacağı firmanın kurumsallaşma sürecine girmiş olmasını, bu konuda bir vizyonunun olmasını bekliyor; kısa sürede varlığını kaybedecek bir yapıya destek vermek istemiyor.
Turquality bunun için başvuru öncesinde firmanın kurumsal yönetim uygulamalarını ne kadar içselleştirdiğini ve hayata geçirdiğini denetliyor. Burada aile konseyi, aile anayasası, yönetim kurulu ve icra kurulu yapısı, profesyonel yöneticilerin performans değerlendirmesi, pay sahipleri ilişkiler gibi konular değerlendiriliyor.
Pazar Bilgisi
Yurt dışı pazarlara açılmadan önce geniş bir Pazar araştırması yapmak ve rekabet stratejisi belirlemek gerekir. Ancak defacto durum maalesef böyle gelişmez; firmalar bu konularda çok derinlemesine araştırma yapmadan biraz kişisel öngörülerle hareket ederler. Bu durumda etkin bir rekabet stratejisi geliştiremedikleri ve Pazar ihtiyaçlarını iyi analiz edemedikleri için genellikle sınırlı yerel pazarlarda faaliyet gösterir ve genellikle düşük fiyata dayalı bir rekabet politikasıyla satışlarını artırmaya çalışırlar.
Turquality, firmaların daha profesyonel Pazar stratejileri geliştirmeleri için firmaların bu konuda uluslar arası danışmanlık firmalarından hizmet almalarını sağlar. Yukarıda da değindiğimiz Marka Gelişim Yol Haritası adı altında yapılan bu çalışmalar global pazarın büyüklüğünden, rakip firmaların detaylı analizine kadar son derece detaylı çalışmalar olup firmanın doğru hedef pazarlara odaklanması ve Pazara uygun, özel ürün ve hizmet sunma ve ürün portföyünü genişletme stratejileri geliştirmesi sağlar.
Danışman Şirket, bu süreçte global marka olmaya aday firmanın; finansman, pazar bilgisi, operasyonel alt yapısı ve insan kaynağı yetkinlikleri gibi konuları da değerlendirerek ona en uygun yurt dışı büyüme modelini önerir. (Master franchise, shop in shop, Marka satın alma, franchising, İş ortaklığı)
Şunu da özellikle belirtmek isterim ki yukarıda da bahsettiğim gibi Danışman Firma ile hazırlanan marka gelişim yol haritası bu süreçteki en önemli ve altın değerinde bir çalışmadır. Turquality tüm diğer giderlerin %50 sini karşılarken bu çalışmanın % 75’ini karşılar.
İşte bu görüldüğü gibi bu çalışmalar birçok açıdan firmayı yükseklere taşıyan üst düzey iş planlarından oluşuyor, sizde Turquality ile bu Marka Yolculuğu’na ne dersiniz?
Başvuru süreci ile detaylı bilgi için: http://www.demetekin.com.tr/turquality-projesine-nasil-basvurulur/
Yazar:Demet EKİN
Turquality ve İnsan Kaynakları Danışmanı
Konuyu çok açik anlatan bir yazi olmus
Pingback: Turquality ile Marka Olmak… | Süreç ve Performans Yönetimi